ALAATTİN KÖSELER SON GELİŞMELER SONRASI BİR MEKTUP DAHA GÖNDERDİ

Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler, tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi’nden yeni bir mektup gönderdi. 

10 Eylül 2025 tarihli mektubunda Köseler, Cumhuriyet Halk Partisi’nden (CHP) istifa eden Beykoz Belediye Başkanvekili Özlem Vural Gürzel’e ve meclis üyelerine sert sözlerle yüklendi.

Köseler, mektubunda, Gürzel’in Beykoz’u tanımadığını, ilçeyi “navigasyon ile yön bulmaya çalışan” biri olarak nitelendirdi ve Şile Belediyesi soruşturma dosyasındaki tape kayıtlarında Gürzel’in de “kumpasın bir parçası” olduğunun açıkça ortaya çıktığını savundu. Daha önce yaptığı uyarıların dikkate alınmadığını belirten Köseler, “Bugün yaşadığımız son durum, hiçbir etik ve ahlaki değere sığmayan bir davranış biçimidir” dedi.

İstifa dilekçesinde partisinin kendisine sahip çıkmadığını dile getiren Gürzel’e tepki gösteren Köseler, “Beykoz’un seçilmiş belediye başkanının vekil tercihi hiçe sayılarak, partimizin ve İBB’nin tüm güçlü desteği ile kendisine Beykoz Belediye Başkanvekilliği görevi verilmiştir. Bu destek, en güçlü destek değil de nedir?” ifadelerini kullandı.

“Beykoz halkı günübirlik hesaplara, pazarlıklara, menfaatlere değil; vefaya, samimiyete ve dürüstlüğe değer verir” diyen Köseler, Gürzel ve istifa eden meclis üyelerini Beykoz’a karşı sorumluluk bilinciyle belediye meclis üyeliklerinden de istifaya davet etti.

Mektubunda tutukluluk sürecine de değinen Köseler, İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nin uzun süren yargılamanın ardından tahliyesine karar verdiğini, ancak savcılığın itirazıyla 24 saat geçmeden yeniden tutuklama kararı verildiğini aktardı. “Bu satırları kaleme alırken gözaltı süresi dahil 196. günümde Silivri’deyim” diyen Köseler, yargıya olan güvenini koruduğunu belirterek, “Devam eden davamızın nihai kararında da adaletin tekrar tecelli edeceğine olan inancım tamdır” ifadelerini kullandı.

Köseler, mektubunun sonunda Beykozlulara teşekkür ederek şu ifadelere yer verdi:

“Bana gösterdiğiniz sevgi, bağlılık, coşku ve sahiplenme duygularınız için tüm Beykozlu hemşehrilerime minnettarım. Burada beni diri tutan ve direncimi artıran en önemli şey, sizlerin varlığıdır. İnanıyorum ki makamlar geçici, halkın iradesi ve sevgisi kalıcıdır. Bu zorlu süreci birlik, beraberlik ve dayanışma içerisinde atlatacağımıza bütün kalbimle inanıyorum.”

Mektup, “Sevgi ve umutla…” ifadeleriyle son buldu.