17 Haziran 2023 Cumartesi

BEYKOZ DENİZCİLİK LİSESİ MEZUNLAR DERNEĞİ BŞK.HACI UĞURLU İLE SOHBET GERÇEKLEŞTİRDİK


Cumhuriyetimizin yüzüncü yılını yaşarken etrafı denizlerle  çevrili ülkemiz de kendi alanında marka olmuş bir 
okulumuzun Barbaros Hayrettin Paşa Anadolu Denizcilik Meslek Lisesi, eski mezunların ise her zaman söylediği İstanbul Denizcilik ve Su Ürünleri Meslek Lisesi , halk içindeki ise Balıkçılık Okulu da 50.yılını kutluyor.

 

Günümüze kadar 13.150 mezun etmiş olan okulun, Sivil Toplum Kuruluşları ayağında yer alan Beykoz Denizcilik Lisesi Mezunları Derneği ( Bedemed ) başkanı sayın Hacı Uğurlu ile Beykoz Ses Gazetesi Sahibi Tayyar As ile buluşup bir sohbet gerçekleştirdik.

Durup düşünürken Beykoz denildiğinde ilk akla gelenler kuruluşlar; Deri Kundura Fabrikası ,Paşabahçe Cam Fabrikası, Tekel İspirto (Rakı) Fabrikası ve de Denizcilik Meslek Lisesi ..Bu sıralamış olduğumuz kurumlardan sadece Denizcilik Meslek Lisesi Beykoz İlçemize değer katmaya devam ediyor.




Bedemed’in şu anki başkanı olan sayın Hacı Uğurlu , 13.150 mezun vermelerine karşın üye sayılarının az ve kendilerine ait bir dernek mülkiyeti olmamasından dolayı üzüntüsünü aktardı …

Dernek başkanı sayın Hacı Uğurlu, sektörün içinden gelen ve her bir aşamasında görev alan, sahasını çok iyi bilen 1986 senesinde Güverte-Avlama bölümünü bitirip 20 sene açık deniz gemilerin de, gemicilikten başlayıp Uzak yol Kaptanlığına kadar yükselmiş ve şuan aktif olarak Ambarlı Limanın da Kılavuz Kaptanı olarak görevine devam etmekte.




İlçe de ve camia da ismi Balıkçılık Okulu olarak alınan Denizcilik Meslek Lisesi ,Japon Devleti ile 1960’ların sonlarına doğru imzalanan protokol ile uzun çalışmalar ve yer tespitinden sonra, 1973 yılında 6.Cumhurbaşkanı Sayın Fahri Korutürk ve Japon büyük elçisinin katılımı ile 3 bölüm olarak İstanbul Denizcilik ve Su Ürünleri Meslek Lisesi ismi ile eğitim öğretim hayatına başlamıştır . Denizcilik Meslek Lisesinin iyiden iyiye tanınmaya başlaması 1980’li yıllarda Başbakanlık yapan Sayın Bülent Ulusu’nun denizciliğe çok önem vermesi ve daha sonra Başbakanlık yapmış Sayın Turgut Özal’ın da ülkenin ekonomisini hızlı bir gelişme göstertmesi ile denizciliğin ufkunu açtığı düşüncesinde olduğunu aktarmakta.

 Öncelikle böyle bir röportaj için bizleri onurlandırdığınız için sizlere BEDEMED olarak çok teşekkür ediyorum,

Derneğimiz 1991 yılında ilk temelleri atıldı…geçen yıllar zarfında şunu gördük, okulumuzdan 13.150 kişi mezun

olmasına rağmen, mezunlarından sadece Güverte Avlama daha sonra isminden Avlama kısmının kaldırılması ile Güverte ve 1981 senesinde açılan Gemi Makineleri bölümlerinin derneğimize üye olduğunu gördük.. bunun nedeni bu iki bölümümüz sivil toplum birliğini oluşturulmasının önemini çalışma şartlarında çıkan zorlu

bürokrasilerden ders çıkarmalarından dolayı dernek yapılaşmasına gidilmesi gerekliliğini görmelerinden kaynaklanmıştır..




Üç tarafı denizlerle çevrili olan ülkemiz, başlangıçta 3 ve şuan için 9 branş ile ülke ekonomisine , hem sektörün beklediği denizcileri yetiştirmiş, yetiştirmeye devam ediyor, hem de deniz ürünlerinin ülke ekonomisine kazandırılmasını amaçlayan yenilikçi bir vizyon sunmuştur. Okulumuzun kuruluş amacı, Güverte-Avlama bölümünden mezun olanlar , balıkçı teknelerinde kaptanlık yaparak okulda öğrendikleri kanun, teknik ve bilgi beceri ile bilinçli bir avlanma yöntemleriyle balıkçılığın ülkemizde daha ileri bir seviyeye getirmekti ama ilk mezun olan abilerimize baktığımızda şu sorun ile karşı karşıya geldiklerini görüyoruz, Güverte-Avlama’dan mezun bir delikanlı 16-18 yaşlarında balıkçı teknesine gidip kaptan veya zabit olarak iş istediğinde , teknenin sahibi aynı zaman da o balıkçı teknesinin kaptanı durumda olunca, teknenin sahibi yatırmış olduğu sermayeyi genç birine emanet edemiyor. Bu durumda iş imkanı yok duruma gelmiş oldu, bunun üzerine mezunlarımıza bakanlığın hak tanıdığı Liman Kaptanlığı ehliyetleri ile gemilere gidip gemicilikten başlayarak iş hayatlarına atıldılar,

Tabi ki gemilerde de çeşitli sorunlarla karşılaştılar, balıkçılıktan mezun birinin gemide kaptan olarak ne işi var gibi bir tutum ve davranış karşılarına çıktı, bunun kabullendirilmesi bayağı uzun zaman aldı, yıllar geçip mezun sayımızın artması ve gemide çalışanların da ehliyetlerini yükseltmeleri ,her kademede mezunlarımız yerlerini almasıyla tanınırlık ve marka olma yolunda hızlı bir süreç yaşanmıştır.

“ Bu okulun Beykoz İlçesi için bir velinimet olduğu söylenebilir, Beykoz’da hangi eve giderseniz gidin yukarıda saydığım kurumlarla bağlantısı olan mutlaka bir kişi vardır, bu nedenle Beykoz’un her mahallesinde mutlaka lisemizden bir mezunumuz vardır.

 

“ Dernek olarak çeşitli faaliyet alanlarımız bulunmakta, en sondan başlayacak olursam yaşanan deprem felaketi sonrasında yaptığımız istişare sonrasında bölgeye ilk günlerde 1 tır su, daha sonra Deniz Ticaret Odası ile irtibata geçerek ikinci tır ile suyu bölgeye gönderdik. Yine deprem bölgesine yaptırdığımız özel uçurtmalar ve yaz ayının gelmesi ile bölgedeki çocukların devamlı sokaklarda koşturmacada olacağından 500 tane forma yaptırıp gönderdik bu farklılığı yapmamızın nedeni oradaki çocuklara ulaşmaya çalışmaktı . Ramazan ayında okulumuzda eğitim gören 250 kardeşimize okul yönetiminin yönlendirmesi ile koordineli olarak alışveriş kartları verdik, geçen yıllarımızda da yine Doğu Anadolu bölgemizdeki çocuklarımızın kışlık kıyafetlerini karşılamıştık, bunları yaparken sağ olsun hep üye arkadaşlarımızın canı gönülle yaptıkları destekler sayesinde oldu,

Okulumuz ile de devamlı istişare halindeyiz, sivil toplum kurumları ile okulumuzun atıl olan yerlerine okulun ihtiyacı olan atölyeler yaptırttık, bunların sonuncuları gemicilik atölyesi ve gemi inşa atölyeleri ..

Okulumuzdan mezun olup bu mesleğin her kademesinde iş insanı arkadaşlarımız mevcut, gemi acentesi, gemi kumanya ve teknik ekipman tedarikçisi, survey firması sahibi , armatörü, kılavuzluk ve römorkör firması, gemi tamir ve bakım firması “




“ Röportajın sonuna gelirken birazda mesleki olarak sorunlarımızdan bahsedeyim, Bundan 5 sene öncesine kadar okulumuzdan mezun olan arkadaşlarımız, meslektaşlarımız, güverteciler için 3000 groston ve makineciler içinde 3000 kw dediğimiz Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığının belirlediği ehliyeti alıp stajlarını yapıp yine bakanlığın belirlediği imtihana girerek hak kazandığı ehliyetlerini alıyorlardı.. Bu şekilde denizcilik sektörüne binlerce yetişmiş insan kaynağı kazandırılmakta iken artık maalesef mezunlarımız güverte mezunları için 500 groston ve makine mezunları için de 500 kw dediğimiz ehliyeti bakanlığın belirlediği stajı yapabildikleri takdirde imtihana girerek alabilmekte, stajlarını yaptıklarında dedim çünkü artık bu ehliyeti alabilmeleri için staj yapabilecekleri gemi dahi gemi bulamıyorlar.. Böyle bir kısıtlamanın nedeninin açıklaması ise , meslek lisesinden mezun bir öğrenci ile meslek yüksek okulundan mezun öğrencinin aynı ehliyeti almalarında adaletsizlik olduğunu yönünde itirazların olduğunu bize söylediler..




Bizlerde kendilerine bu okulun bu kısıtlama getirilinceye kadar binlerce mezun verdiğini, her türlü engele rağmen en alt ehliyetten başlayarak en üst ehliyete bakanlığın belirlediği kursa gidip imtihana girdikten sonra ehliyetleri aldıklarını dile getirdik. Sonuç olarak , çözüm önerimizde meslek lisesinden mezun olan ile meslek yüksek okulundan mezun öğrencilerin bakanlığımızın belirlediği hizmet süreleri arasında ki farklılık olması yönünde , örnek olarak meslek yüksek okulu 3 senede bir imtihanına hak kazanıyorsa meslek lisesi mezunu öğrenci 4 veya 5 senede imtihana girmeye hak kazansın yönünde oldu.



Sorunlardan biri de yukarıda bahsettiğim Şehir Hatlarında çalışan arkadaşlarımızın ehliyet sorunu , gün için de İstanbul da şehir hatlarını kullanıyorsanız mutlaka ama mutlaka bir Beykozlu denizciye rastlarsınız, son EYT ile emekli olan arkadaşlarımız, ehliyet olarak Şehir Hatlarına hangi ehliyet ile başlamışlarsa aradan geçen 25 - 30 sene geçmesine rağmen aynı ehliyette kalmaları. Bu arkadaşlarımız liman seferi yapmalarından dolayı deniz hizmeti sayılmıyor ancak denizciliğin devlet kademesinde deniz biriminde hiç denizi görmeden çalışan fakülte mezunlarına yıl içinde belli bir süreyi deniz hizmeti sayıp ehliyetlerini yükseltme imkanı veriyorlar..




Bununla ilgilide çözüm önerimiz mevcut çalışanları senenin belirlenecek gün sayısı kadar hizmet içi eğitime tabi tutmak bununla hizmet sürelerini tamamlamalarına yardımcı olmak, emekli olanları da yine belli bir süre kursa tabi tutup belki belli bir süre staj ile ehliyetlerinin yükseltilmesinin önleri açılması ile bir çözüme ulaşmış oluruz.

Röportajın sonuna geldiğimizde sorunları bahsederken gördüğünüz gibi sadece 2 bölümden bahsedebildim, diğer bölümlerden mezun arkadaşlarımızda bizlere ulaşsın, bizlerde kendilerine ulaşmaya çalışıyoruz ne kadar kalabalık olursak o kadar söz sahibi oluruz.

Sizlere tekrar teşekkür ediyorum, başarılarınız devamını diliyorum

TAYYAR AS ( BEYKOZ SES GAZETESİ )

TALİP ERCAN ( ER-HA BEYKOZ )

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder